Futbolla ilgilenenler
için “defansın sigortası” tanıdık bir tabirdir. Takımın defansında oynayan
tecrübeli, çevik, zamanlaması iyi ve takımın en güvendiği oyuncuya defansın
sigortası denir. Defans takımın belki de en önemli bölgesidir. O bölge acemi,
güven vermeyen adamlara teslim edilmez. Defans en olgun ve deneyimli oyunculara
emanet edilir ve bu oyunculara “sigorta” denir. Çünkü sigorta, güvencenin en
somut karşılığıdır.
Peki bizim bireysel
veya şirketimiz varsa kurumsal olarak defansımız ne kadar sigortalı? Örneğin
evimizi savunma ihtiyacı duyuyor muyuz? Evi niye savunalım diye düşünmeyin!
Deprem, yangın, hırsızlık, su basması gibi risklerin evimize vereceği zararı
karşılamanın bilinen en kolay ve ekonomik yolu sigortadır. Hatta ek teminatlar
sayesinde, sigorta, örneğin anahtarı içeride unutsanız çilingir hizmeti
sunabilir, cüzdanınızı çaldırsanız belli bir miktara kadar kaybınızı
karşılayabilir.
Bunun yanı sıra,
korumak zorunda olduğumuz bir aracımız olabilir. Bugün yurt çapında trafikteki
motorlu araç sayısı 22 milyon. Kasko sigortası ise 5 milyon civarında. Yani
yaklaşık 17 milyon aracın kaza yapması halinde bir güvencesi yok. Trafik
sigortasında ise zorunlu olmasına rağmen sigortalılık seviyesi %80. Yani 5
milyona yakın araç sahibi, trafikte başkasının canına ya da malına zarar
verirse ödeyemeyeceği kadar büyük maddi sorumluluklarla karşı karşıya
kalabilir. Kendi aracının hasarını ödeyebiliyorsa cebinden öder, ödeyemiyorsa
aracını yolun kenarına park edip parasının olacağı günü bekleyebilir. Ancak
başkasının aracına zarar veren, o anda ödeyemese de bu borç onun peşini
bırakmaz.
Ev ve arabanın yanı
sıra, hayatımız da sigortalanması gereken bir değer. Evet, sigorta başımıza
bir şey gelmesini engellemiyor ama başımıza bir şey gelirse ihtiyacımız olan ya
da geride kalanların ihtiyaç duyacağı maddi imkanı bize sağlayabiliyor.
Bunların yanı sıra
sağlık da korunması gereken önemli bir değer bizim için. Birçoğumuzun sosyal
güvencesi ve sağlık sigortası var ama ayrıca 1.5 milyon kişi özel sağlık
sigortasının sağladığı imkanlardan yararlanıyor. Üstelik bu 1.5 milyon
kişinin önemli bir kısmının SGK’sı da bulunuyor.
Ticari sigortalar da
iş hayatı için önemli koruma sağlıyor. Hırsızlıktan yangına, su basmasından iş
durması ve kâr kaybına kadar birçok riske karşı iş dünyası sigortayla güvence
altına alınıyor.
Son dönemin öne çıkan
sigorta branşlarından biri de kefalet sigortası. Kamu ihalesine giren
şirketler, banka teminat mektubu yerine kefalet sigortası da yaptırabilirler.
Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Can Akın Çağlar’ın yaptığı bir konuşmada
söylediği üzere, ABD’de teminat mektuplarının %100’ünü sigorta sektörü veriyor.
Bizde de özellikle banka kredi limitini korumak isteyen şirketlere kefalet
sigortası iyi gelecek.
Son olarak, 2018’de
geleceğimizi ekonomik olarak güvence altına almak için işsizlik sigortası ve
bireysel emeklilik gibi finansal enstrümanlar yine önem taşıyacak.
2018’in herkese
mutluluk getirmesi dileğiyle, iyi yılar…
9 Ocak 2018
http://www.sigortacigazetesi.com.tr/2018de-defansimiz-sigortali-mi/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder